MAGAZINETASTING

Drag-Queen “Huysuz Virjin” Hakkında Bilinmeyen 5 Gerçek

                                    Drag-Queen “Huysuz Virjin” Hakkında Bilinmeyen 5 Gerçek

 

Türkiye’deki bir çok tabuyu yıkan “ Drag-Queen “Huysuz Virjin” Hakkında Bilinmeyen 5 Gerçek ” adlı blog yazımızda sizinle birlikte“Seyfi Dursunoğlu”nun sahne arkasındaki yüzünü keşfedecek, Huysuz Virjin olmak ne demek sorusuna cevap bulmaya çalışacağız. Hadi başlayalım!

  • 17 yılını SSK’da memur olarak geçirdi

 

Heybeliada Askeri Deniz Lisesi’nde okurken o zamanlardan huysuzlukları baş göstermeye başlıyor ve oradan ayrılıp Boğaziçi Lisesi’nden mezun oluyor. “Huysuz Virjin”in doğumu ise 17 yıllık bir memuriyet hayatının ardından gerçekleşiyor. Show dünyasına ilk adımını 38 yaşında atan Dursunoğlu’nu gördükten sonra “coğrafya kaderdir” veya “bir şeyleri yapmak için geciktim”bahaneleri anlamsız kalıyor.

  • TRT’de katıldığı Öztürk Serengil’in yetenek yarışmasında huysuz davrandıktan sonra ünlü oldu.

 

Sivri dilli ve huysuz olmanın ne kadar komik olabileceğini keşfeden sanatçı, dikkati her zaman üzerine çekmeyi bir şekilde başarıyordu. Kendisine yapılan bir röportajda “ ben pahalı çalışırım, juri üyeliği yaptığım zamanlarda her bölüm 50.000 TL alıyordum” diyor.

  • Amerika’daki “Late Night Show” formatını Türkiye’ye uyarlayarak kendinden sonraki nesile öncülük etti.

 

Türk televizyonculuk tarihinde Huysuz Virjin bir dönüm noktası sayılır. 2000’lerde Beyaz Show’da olduğu gibi 90’larda da Huysuz Show’dan geçmeden ünlü olmak neredeyse mümkün değildi. Amerika’daki gece yarısı televizyon showu formatını Türkiye’ye kendi üslubuyla uyarlayan da oydu. Milyonlarca izleyicinin karşısına erkek kimliğini bir kenara iterek kadın kılığında çıktı. Showlarında kimsenin kolay kolay yapamayacağı keskin esprileri adeta mendile sararak yapıyordu.

  • “ Gece bornozumu giyip Beylerbeyi Sahili’nde yüzerdim, oradaki ağaçlarda sevişmişliğim bile var ”

 

Geceleri bornozla sahile kadar yürüyüp denize girer, biraz yüzdükten sonra evine dönerdi. Sahildeki ağaçların onun için çok anlamlı olduğunu ve o ağaçlarda daha önce seviştiğini itiraf ediyor. Onun hayattan keyif almayı bildiğini söylememek ona haksızlık olur. Virjin’i sahnede yaşayıp gerçek hayatında normal bir insan olması da çevresinden takdir görmesine sebep oldu.

  • Hayatı boyunca kendine ait bir evi olsun istedi sonra sahip olduğu tüm varlığı Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’ne bağışladı.

 

Onunla da yetinmedi genç doktorların deney yapabilmesi ve bilime katkıda bulunması için vücudunun kadavra olarak kullanılmasını vasiyet etti. O yolda olmayı seviyordu, bir yere varmayı değil.

 

Usta sanatçıyı anıyor, çabalarından dolayı saygıyı borç biliyoruz.

Önceki Yazı

İstanbul’da Hızla Artış Gösteren “ Boat Party ” Trendi

Sonraki Yazı

İstanbul Ve İzmir'de Haftanın Öne Çıkan Etkinlikleri