Neden Dans Ediyoruz: Dans Etme Alışkanlıklarımız ve Dansın Evrimi
Bugün sizlerle değişen dünyamız, değişen alışkanlıklarımız, değişen tarzlarımız olduğu gibi farkında olmadan anın içinde güncellenen bir şeyden bahsedeceğiz: Dansın Evrimi
Dansın Evrimi
Yaşamın en temel güdüsel hareketlerinden harmanlanan dans, Musa’nın kızıldenizi yarıp geçmesiyle, kurtulanların Yehova’ya şükretmesine, Aztekler ve Kızılderili’lerin ateş aşkına bir eylem katmasına çare olmuştur. Aşk, tutku, şehvet, hırs, acı, öfke ve bunun gibi birçok duygumuzun direkt karşılığı olabilen, yıllar yılı evvelden ayakta veya oturduğumuz yerden olmak suretiyle ki ayakta olmanızı canı gönülden isteriz, günümüze kadar gelen bir iletişim aracıdır. Ayrıca insanların tarih boyunca hiçbir şeyi, ister tek başına, ister bir eşle, ya da grup olarak bedenlerini müziğin ahengine bırakmak kadar eğlendirici bulamadıklarını yazarlar, kitaplar.
Dans Etme Davranışları
Tek başına gerçekleştirdiğinde müziğin ve ruhun dışavurumu olarak gözükse de grup olarak yapıldığında bireye çok daha farklı hisler yaşatabildiği aşikar elbet. Yirmili yaşlarda insanlar kulüplerde ahenkle salınır, balerinler ve baletler parmak uçlarında yükselir, şen şakrak davetliler gelin ve damadın çevresinde halka oluşturur.
Kültür, müzikte değişkenlikler gösterdiği gibi dans alışkanlıklarında da önemli değişkenliklere sebep olmuştur. Temel içgüdüleri barındıran dans etme ve dans alışkanlıkları aslında yıllar boyunca belli başlı sebeplerle yaşamını sürdürmüştür. Önceleri eş arayışında olan erkeklerin kendini cazip göstermek amacıyla sonrasında yerel kabilelerin yapı taşlarına, totemlerine aidiyet amacıyla sergiledikleri performanslarla evrimleşen dans, günümüzde benzer nitelikleri barındırsa da kültürel açıdan birçok değişkenliğe ve tarza bürünmüştür.
Dansın tek işlevi sizi potansiyel bir eşe cazip göstermek değildir, aynı zamanda mevcut eşinizi de korumanıza yardımcı olabilmektedir. Örneğin kuğular, eşleriyle mükemmel biçimde senkronize olarak bir gölün etrafında daireler çizer. Brown’a göre bu hareket, bu ikiliye diğerlerinin karışma ihtimalini azaltır. Belki aynısı insanlar için de geçerlidir. Londra Queen Mary Üniversitesinde ve Doğu Londra Üniversitesinde dans araştırmacısı ve psikolog olan Dr. William Michael Brown diyor ki:
‘’Birlikte iyi bir koordinasyon içinde dans eden çiftler, birbirlerine yüksek derecede bağlı ve adanmış oldukları mesajını verirler. Birbirlerine o derece adanmışlardır ki, görünüşünüz ne kadar güzel olursa olsun bu insanla birlikte olma şansınız yoktur.’’
Neden dans ediyoruz ve davranışlarımızın nasıl evrimleştiğini açıkladığımız bu yazımızı beğenirseniz zaman içinde değişen tarzlara da bir sonraki yazımızda değineceğiz.
Müzikle kalın, dansla kalın!